1-Tirmizi rivayet etmiştir, Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Gayri müslimlerin hastalıkları size bulaşmıştır. Bu hastalıklar; hased (kıskançlık) ve düşmanlıktır. Bu iki hastalık, saçın tıraş edildiği gibi dini mahveder."
2-Said b. el-Müseyyeb o da Ebu Hüreyre (r.a.)'den, Hz. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den rivayet etmiştir: "Kıyamet günü bir münadi şöyle bağırır: "Allah'tan bir alacağı olan(lar) kalksın. (Alacaklarını alsınlar). İnsanlar hayret içinde, Subhanallah, bu nasıl olur! Şüphesiz sonsuz kudret, mülk, saltanat yalnız sana mahsustur ey Rabbimiz! diyerek, bunu defalarca tekrar edecekler. O münadi (çağırıcı) tekrar seslenecek: "Evet. Dünyada gücü yettiği halde, affı ve müsamahayı kendine gaye edinen kimse(ler) ayağa kalksın. Allah'tan istediğini (istediklerini) arz etsinler(ler)."
3-Enes (r.a.), Hz. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den rivayet etmiştir:"İnsanlar, kıyamet gününde sorgulanmak için bekletilirlerken bir münadi (çağırıcı) şöyle seslenir: "Ecir sahipleri ayağa kalksınlar, cennete girsinler. Bunun üzerine insanlar (hayret içinde) bu ecir sahipleri kim olabilir ki; bunun üzerine denilir ki: "insanları affedenler, (cennete buyursun). Hemen (bazı insanlar) ayağa kalkar ve sualsiz, hesapsız cennete girerler."
4-İbni Ömer (r.a.), Hz. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den rivayet etmiştir: "Rasulüllah'a soruldu ki: "Ey Allah'ın Resulü! İnsanlardan en çok kimi seversin?" Buyurdu ki: "İnsanlara en çok faydalı olan kimseyi." Yine soruldu: "(Peki) amellerin en faziletli değerli olanı hangisidir?" Buyurdu ki: "Mü'min kimseyi sevindirmendir. Tekrar denildi ki; nasıl sevindirilir." Buyurdu ki: "Aç olduğu zaman onu doyurman, sıkıntısı olduğu zaman, sıkıntısını gidermen, borçlu ise (onun) borcunu ödemendir." Muhakkak ki, din kardeşinin sıkıntısını gidermek, bu hususta çaba göstermek; bir ayı oruçla ve itikâfla geçirmiş gibi ecir (sevap) alır. Kim zulme uğramış kimseye yardım ederse, kıyamet gününde ayakların kayacağı gününde (sırat köprüsünde) Allah onun ayaklarını sabit kılar (kaydırmaz). (Kim) onun öfkesini dindirirse, Allah da onun kusur ve noksanını gizler. Muhakkak ki; kötü ahlak ve kötü davranışlar, sirkenin balı bozduğu gibi hayırlı amelleri bozar."
5-Hadis: İbni Ömer (r.a.) anlatıyor: "Bir zat gelerek: "Ey Allah'ın Resûlü, katında en sevimli kişi kimdir ve Allah katında en hayırlı ameller hangileridir?" diye sordu. Hz. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Allah katında en sevimli (sevdiği) kişi, insanlara en çok faydalı olandır. Amellerin en sevimli olanı da; mü'mini sevindirmen, sıkıntısını gidermen, borcunu ödemen veya (aç ise) karnını doyurmandır. (Şunu açıkça ifade edeyim ki); bir (müslüman) kardeşimin işi uğrunda yürümek, ona yardım etmek, bu mescitte (Mescid-i Nebevi'de) bir ay itikaf etmekten benim için daha sevimli (hayırlı)dır. Kim bir kardeşinin hiddetini dindirir teskin ederse, Allah da onun ayıbını, hatasını örter. Kim de kendi öfkesini yenerse ki; isterse (kişi) buna gücü vardır, Allah da bu kişinin kalbini kıyamet gününde umutla doldurur (onu sevindirir). Yine her kim (din) kardeşinin bir işini halletmek için uğraşırsa, Allah da o kimsenin ayaklarını (ayakların kayacağı kıyamet gününde) sabitleştirir (kaydırmaz)." (Taberani)