Feyz 232. Sayı Editörden

Ramazan ayındaki rahmet ve feyz sağanağının ardından Şevval ayının rahmet rüzgarları, hac mevsiminin tövbe iklimi ve peygamber hasretiyle bir araya gelince, yaşadığımız zamanların kıymetini bilmek çok büyük önem arz ediyor. Allah'ın (Celle Celalühu) takdiri böyle, bazı zamanlar "çok özel" zaman hükmünde. Dua ve icabet ilişkisinde önemli bir konu bu. Feyz'in bu sayısında kıymetli büyüğümüz Şenel İlhan Beyefendi'nin "İmanına İnanmak" isimli makalesini yayınlıyoruz.

Bu yazıda kendisi, bir ömür boyu düşüncelerini davranış ve ahlaka dönüştürmüş bir iman kahramanı olarak; İmanına inanmanın, aslında düşüncelerine, ahlakına ve tüm değerlerine inanmak ve güvenmek olduğunu, alternatif düşünce ve fikirlerin gerçekte tutunacak dalı olmadığını, üstelik de bunun herhangi bir önyargı ve fanatizme düşmeden gayet açık bir şekilde görülebildiğini anlatıyor.

Bu duruş biçiminin inanan biri için bir kimlik, kişilik meselesi olduğunu bu makalede her yönüyle görebilirsiniz. Evet, "İmanına İnanmak" bu nedenle çok önemli…

Kıymetli büyüğümüzün ölçü sohbetlerini inşallah, dergimizin gelecek sayılarında da görmeye devam edeceksiniz. Dikkatle okumanızı tavsiye ediyoruz.

Bu sayımızın sosyal ve psikolojik analizlerini bir arada toplayan önemli bir yazı da Dr. Mehmet Öztürk'ten geldi. "İslam Dünyası Geri mi Kaldı?" düşüncesinin inanç üzerine etkilerinin sorgulandığı bu yazı, gerçekten de çok güzel analizler ve doğru düşünmeyi sağlayan ölçülerle dolu.

"Hocaların Hocası" unvanını alan Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş'la tarihteki Türk-Arap ilişkilerinin fedâkarlık, sevgi ve iyi niyet temelinde geliştiği güzel zamanların günümüzü nasıl etkileyeceği konusundan hareketle, "Türk-Arap kardeşliği"ni konuştuk. Nevzat Yalçıntaş Hocamız'ın değerlendirmeleri, bu ilişkinin kasıtlı olarak gözlerden kaçırılan ve bugün İslam kardeşliğinin en müspet hanesine yazılacak taraflarını ortaya koyuyor.

Bu sayımızda yayınladığımız önemli bir mülakat da Prof. Dr. Kenan Gürsoy Hocamız'la yapılan güzide bir röportaj ki "bizim tefekkürümüzün, bizim irfanımızın evrensel boyutlarını ve bizim tarafımızdan evrensel mesajlar bütününe dönüştürülmesi gerektiğini, bir vesileyle, arayışı olan ve fikir çilesi çekenler için önemli bir adres olacağımızı" anlatıyor.

Şeyda Dal'ın "Dünyaya Üstünlük Sağlayabilmek" yazısı, ontolojik varlığımızın ve dünyada durduğumuz yerin, ebedi hayatımız açısından ne denli önem arz ettiğini anlatan ve günlük çabalarımızın hangi anlam duygusu çerçevesinde bizleri ibrenin neresinde durursak "dünyaya üstünlük sağlatan bir yerde" konumlandırmış olacağını izah eden tam bir "duruş" yazısı. Sürekli mücadeleci bir yerde durmakla nasıl manevi bir enginlik elde edeceğimizi anlatıyor aslında bizlere.

Günümüz insanının en çok ihtiyaç duyduğu çok mühim bir konuya vurgu yapan önemli bir yazı da Naciye Polat'a ait "Değişmek" isimli yazı. Değişmenin özellikle iç dünyamıza ait taraflarına vurgu yapılan yazıda günümüz insanına ince ince mesajlar verilmiş…

Gelecek güzel zamanlarda bir arada olmak dileğiyle…