Ben Feyz Dergisinin Almanya bürosunda görevli bir muhabirim. İsmim Cihan ÖZDEMİR. Beni Şenel İlhan Beyefendiye ve bu davaya samimiyetle bağlayan bir anıyı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir akşam dergide, hizmetlerimizle alakalı önemli kararlar almıştık ve çok güzel niyetler kurmuştum. Sonrasında birkaç arkadaşla beraber arabayla tur atalım dedik. Arabayı kendim kullanmak istedim ve çok hızlı kullanıyordum. Yerler de ıslak ve çok kaygandı. Öyle olunca araba kaymaya başladı. Keskin bir viraja geldiğimde arabanın kontrolunu kaybettim ve yoldan sapmaya başladık.
Arabanın kaldırıma çarpmasıyla ben de başımı çarpmış olmalıyım ki, sonrasında şu görüntüden başka birşey hatırlamıyorum;
Uçurumdan aşağıya düşerken bir an Şenel İlhan Beyefendiyi gökyüzünde gördüm ve işaret parmağı ile arabayı göstererek "tutun!" diye bağırdı. Ardından, ışık hüzmeleri içerisinden iki ruhani varlık, iki yanımdan bana tabir yerindeyse yapıştılar ve yere düşene kadar beni tuttular. Sonra biz birkaç takla attık ve zorlukla durabildik. Yine Şenel İlhan Beyefendiyi gördüm bu defa "Bırakın" diye buyurdu.
Bütün bunlar çok kısa süre içerisinde gelişmişti. Arkadaşlarımla birlikte arabadan inince kazanın etkisinden dolayı şoka girmiştim. Arkadaşlarım beni kendime getirmeye çalışırken, yaşadığım bu olağanüstü hali kafamda şekillendirmeye çalışıyordum. Sanki bir rüyada gibiydim.
Olay yerine gelen polisler bana "Siz bu arabadan nasıl sağ çıktınız" diye şaşkınlık içinde soruyorlardı.
Sonra ambulans geldi ve beni aracın içine aldılar. Birkaç saniye önceki şaşkınlığım yerini göz yaşlarına bırakmıştı. Bu gözyaşları kazanın dehşetinden değil, yaşadığım bu olağanüstü halin tesirinden kaynaklanıyordu. Çünkü bir ateisti dahi İslama döndürebilecek olağanüstü bir hali bizzat yaşamıştım. O günden sonra Şenel İlhan Beyefendiye ve onun başlattığı bu hizmete layık olabilmek için gayretlerimi artırdım.