İffet kavramın günümüzdeki daraltılmış anlamının aksine, İslam düşünce geleneğinde çok daha geniş bir anlam yelpazesine sahip olduğunu görüyoruz. Bu bağlamda, iffet kavramının klasik kaynaklardaki çok boyutlu yapısı ile modern dönemdeki indirgemeci yaklaşım arasındaki farkı nasıl değerlendiriyorsunuz?
İffet kavramı, İslam düşünce geleneğinde aslında oldukça geniş ve çok boyutlu bir anlam yelpazesine sahiptir. Söz konusu kavram yalnızca kişinin ahlaki ve cinsel yaşamını düzenlemekle sınırlı değildir. Aynı zamanda toplumsal ilişkilerden bireysel erdemlere kadar birçok alanda kişiye rehberlik eder. Klasik kaynaklarda iffet kavramı bir erdemler bütünü içerisinde ele alınmış ve sabır, kanaat, vera (sakınma), sehâ (cömertlik), hayâ ve rıfk (yumuşak huyluluk) gibi erdemlerle ilişkili olarak kullanılmıştır. Bu bağlamda iffet genel anlamda kişinin şehvet, öfke, arzu ve isteklerini kontrol altında tutarak ölçülü bir yaşam sürmesi olarak tanımlanmıştır.
Kur’an ve hadislerde iffet kavramı hem ahlaki hem de pratik bir yaşam ilkesi olarak geniş bir kullanım alanı bulmuştur. Kur’an-ı Kerim’de iffet kavramı, bazen kişinin maddi ihtiyaçlarını başkalarından istemekten sakınması için bazen de cinsel arzularını kontrol ederek helal yolları tercih etmesi anlamında kullanılmıştır. Hadislerde de aynı şekilde sadece zinadan uzak durmayı değil, aynı zamanda kişinin her türlü aşırılıktan kaçınarak dengeli ve erdemli bir yaşam sürmesini ifade eder. Bu çerçevede iffet, kişinin kendini hem maddi hem de manevi anlamda kontrol altında tutma kapasitesini temsil eden temel bir erdemdir. Modern dönemde ise iffet kavramı bu geniş anlam yelpazesini kaybederek daraltılmış bir biçimde ele alınmaktadır. Günümüzde iffet, genellikle yalnızca cinsellikle ilişkilendirilmekte ve özellikle kadınlara yönelik bir ahlaki ölçüt olarak algılanmaktadır. Bu dar ve indirgemeci bakış açısı, iffet kavramının Kur’an, hadis ve İslam ahlak felsefesinde taşıdığı çok boyutlu yapıyı gölgede bırak...
Yazının tamamını dergimizden okuyabilirsiniz.