Doğal Bakım Yağları
Portakal yağı: Cildin güzel olmasını sağlar, cildi sıkılaştırır, sivilce ve akneleri kurutur. Tonik olarak kullanılır.
Limon yağı: Sivilceleri giderir, cildi güzelleştirir. Tonik olarak kullanılır. Nemli pamuğa damlatılarak cilde uygulanır.
Kayısı yağı: Yüz temizliğinde kullanılır. Akneleri temizler, cilde canlılık verir. Yaşlanmayla ilgili ortaya çıkan kırışıklıkları giderir. Nemlendirici özelliğe sahiptir.
Gül yağı: Cilde canlılık kazandırır ve gerginleştirir. Alerjik ciltler, egzamalı ciltler ve açık yaralara iyi gelir. Makyaj temizler ve doğum lekelerini alır.
Buğday yağı: Hücre yenileyici, selülit için, yanık yara ve diğer cilt problemlerinde, kırışıklıklarda etkili olarak kullanılır.
Papatya yağı: Duyarlı ve problemli ciltlerde yaraları iyileştirici ve cildi besleyici özelliğe sahiptir.
Havuç yağı: Cildin bozulmasını önler ve hücre yenileyicidir.Cilde masaj yapılarak uygulanır.
Jojoba yağı: Sivilceleri iyileştirir ve selülit tedavisinde kullanılır.
Bu yağlar ayrı ayrı kullanılabildiği gibi cilde karıştırılarak da uygulanabilir. Adı geçen yağlardan oluşan karışımdan ıslatılmış pamuğa bir çay kaşığı dökülür.Losyon şeklinde cilde sürülür. 30 dakika sonra ılık suyla yıkanır.
Ceviz Kandaki Zararlı Kolesterolun Birikmesini Önler
Bir cevizi elinize alinca, en dışında bir yeşil kabuk, sonra tahta bir yapı, daha sonra ince bir zar ve en içte de tartişmasız şekilde insan beynini hatırlatan beyaz bir yapıyla karşılaşırız. Ceviz, dışındaki yeşil kabuğu ile kafa derisine, sert kabugu ile kafatasına, içindeki zarı ile beyin zarına, asıl meyvesi ile de beyine benzeyen harika bir gıdadır. Beynimizin küçültulmuş bir modeli olan cevizin meyveler arasinda gümüş iyonu ihtiva eden tek meyve olması elbette harikadır.
Fakat bu gümüş iyonuna, icra ettigi elektronik vazife açısından ihtiyaç duyan tek organin beyin oldugunu söylersek, sanırız bu muhteşem benzerlik ve mükemmel yaratiliş karşısında tüylerimiz diken diken olmaktadir. Yaşınız ne olursa olsun günde 1-2 adet ceviz yemek beyin uzmanları tarafından ısrarla tavsiye edilmektedir. Özellikle gelişme cağindaki coçuklar için…. Cevizin mide, bağirsak, böbrek ve deri rahatsızlıkları gibi bircok hastaliga iyi geldigini vurgulayan uzmanlar, "Cevizin sadece meyvesi değil, kabukları ve yaprakları da birçok rahatsızlık için kullanılmaktadır" dedi.
Cevizin kanda zararli kolesterolun birikmesini önlediğini, yüksek kolesterolu duşurduğünü ifade eden uzmanlar, "Ceviz, damar tıkanıklığı ve şeker hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır. Mide gazını giderir, grip ve nezleye iyi gelir, öksürüğü keser, sindirim sistemi bozuklugunu giderir. Ceviz, vücudu soğuktan korumak için de yenir. Yorgunlugu ve bitkinliği giderir. Zehirlenmelere ve zehre karşi etkilidir. Zindeleşmeyi sağlar" Cevizin yapraklarindan elde edilen juglon Maddesinin eczacılıkta kan temizleyici ve kuvvet verici olarak kullanıldığını bilinmektedir. Şeker hastaları ceviz yaprağını kaynatıp içmelidir.
Ceviz yaprağı ve kabukları kaynatılıp balla kariştırılarak içildiginde kansızlığa iyi gelmekte, bu çay kanı temizlemekte, kalbi güçlendirmekte, ishali ve dizanteriyi kesmekte, sinir sistemini güçlendirmektedir. Ceviz meyvesi çocukların gelişmesini hızlandırmaktadır. Ceviz beyin için gerekli olan gümüş iyonlarini ihtiva ettiğinden, bebekten yasliya kadar herkes için ideal bir meyvedir.
Anadolu Bulgur yiyin zayıflayın
Yapılan araştırmaların, bulgur yiyerek dengeli ve sağlıklı bir şekilde kilo verilebileceğini ortaya koyduğu anlaşıldı. daha önce yapılan birçok çalışmada bulgurun kolon kanserine iyi geldiği, hamilelik döneminde alınan bulgurun bebeklerin beyin gelişimini desteklediğinin tespit edildiğini belirtti. Bulgurun fonksiyonel bir gıda olduğunu, fonksiyonel gıdaların en önemli özelliklerinden birinin insanın fiziksel aktivitesini yükseltmesi ve vücudun ihtiyaç duyduğu maddeleri karşılaması olduğunu ifade eden uzmanlar şu bilgileri verdi: "Bulgurdaki yüksek amilaz miktarı, dayanıklı nişasta ve posa miktarı ile düşük glisemik indeksi, insanda uzun süre tokluk hissi sağlıyor.
Yapılan araştırmalar, bulgur yiyerek dengeli ve sağlıklı bir şekilde kilo verilebileceğini ortaya koyuyor. 2004'te Türkiye'ye bulguru araştırmak için gelen Avustralya Curtin Üniversitesi Öğretim Üyesi Vicky Solah ve ekibinin geçen yıl Avustralya'da yaptığı araştırmaya göre, bulgur çok önemli bir diyet maddesi. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre, bulgur pirinçle kıyaslandığı zaman daha yüksek seviyede tokluk hissi veriyor."