'Kurban' ne anlama geliyor bizler için?
'Et yeme bayramı',
'Eti istif etme fırsatı'
'Barbarlık, canilik…',
Konu komşuya, eşe dosta, akrabalara 'gösteriş yapma' zamanı…
Nedir kurban? Ne olmalıdır? Hiç düşündük mü!
Bayramlar yiyip içme günleridir ama kurban bayramı 'et yeme bayramı' değildir her şeyden önce.Gönlü zengin ama cepleri fakir, sofralarında etin hiç yer alamadığı insanları bulup sevindirmek yerine eti istif etme zamanı hiç değildir. Hele hele 'ne kadar varlıklı' ve 'Allah'a ibadetlerde ne kadar ilerde' olunduğunu anlatan bir gösteriş aracı asla değildir.
Çünkü kurban her şeyden önce teslim olabilmektir. Hz. İsmail'in yerine koyup kendini 'canım sana feda Ya Rab, emirlerine boynumu eğdim' diyebilmektir.
Hz. İbrahim gibi en sevdiklerimizi Allah için feda etmeye hazır olmaktır.
Soralım kendimize bizim İsmailimiz ne?
Para mı, makam mı, evlerimiz, arabalarımız, evlatlarımız mı?
Boyun eğmez gururumuz mu?
İsmailimizi Yaratana kurban edebiliyor muyuz?
Unutmamalıyız ki Kurban canını Allah yolunda fedaya hazır olanlar için bir lütuftur. Allaha yaklaşmanın en güzel yollarından biridir ve takva sahipleri için doyulmaz bir ibadet sevinci verir. Sevginin, yardımlaşmanın, dayanışmanın diğer adıdır. Bu cihetle asla canilik ve barbarlık olamaz.
Bilinçli bir Müslüman kesilen kurbanların etinin, kanının değil takvayla eğilen başın samimiyetinin Allah için makbul olduğunu bilir.
Allah cümlemize bu bilince sahip olmayı nasip eylesin…
Şöyle bir düşünelim, kurbanımızın başına geçtiğimizde neler hissediyoruz.
Bizi bu günlere ulaştıran Rabbimize şükrediyor muyuz?
Yoksa şükür namazı kılmaya bile üşeniyor muyuz?
Kıyamet günü bineğimiz olacak kurbanımızın başını sevgiyle okşayabiliyor muyuz?
İncitmemek, üzmemek için nazik davranabiliyor muyuz?
Başını kıbleye doğru çevirip tekbirler getirirken yüreğimiz coşuyor mu?
Bir hamlede kanını akıtıp acı çekmemesi, çırpınmaması için elimizden geleni yapıyor muyuz?
Kurbanımızdan pay sahiplerine adaletle dağıtıp hak geçmemesi için titizlikle davranıyor muyuz?
Kurbanımızın etini evimize koymadan konu komşunun, dulun, yetimin, yoksulun… payını ayırabiliyor muyuz?
Allah kendi mülkünden birini kurban edebilmemiz için bize bahşetti. Bunu dağıtırken cimrilik gösterip kalbimizi karartıyor muyuz?
Sorular, sorular, sorular…
Kendimize bunları sorabiliyor muyuz?
İsmail'i İsmail, İbrahim'i İbrahim yapan nedir?
Bunu hepimiz çok iyi biliyoruz, belki de bildiğimizi sanıyoruz. Öyleyse bilgilerimizi tazelemenin, bilmiyorsak öğrenmenin, araştırıp tekrar düşünmenin tam zamanıdır bence.
Müslüman nefsini hesaba çekebilen, hesap günü gelmeden hesabını verebilen insandır. Müslüman özeleştiri yapabilen, kendine çekidüzen verebilendir.Rabbimizle aramızdaki mesafe ne kadar, O'na ne kadar yakınız? Kurban tam bir kendini hesap çekme fırsattır.
Bu fırsatı kaçırmayın, bir daha şansınız olmayabilir!..
Zeynep Öymez
email; zeynepoymez@gmail.com