Tam yirmi yıldır demlenen, kıvam bulan, her seferinde bire yüzler, binler veren manevi semeresiyle, giderek büyüyen ve güçlenen Feyz Dergisi'nin, her zamanki heyecanını koruyan, dinamik, aksiyon sahibi ve ilk günkü kadar tebliğ aşığı olan bir lideridir Şenel İlhan Beyefendi. Onun cömertliğini, cesaretini, iffetini, adaletini, merhametini layıkıyla anlatabilmek için onu hakkıyla tanımak, ona gerçek bir dost olmak gerekir aslında. Harun'un Musa'ya, Zekeriya'nın Hz. Meryem'e, Şems'in Mevlana'ya olan dostluğu gibi ortak noktası ilahi aşk olan bir dostluk, ilahi tecellilerden nefes alan bir bağlılık.
Etrafı onu sevenlerle, onu görebilmek için can atanlarla dolu olmasına rağmen, kalabalıklar içinde bir dost özlemi çekmiş, fakat yalnızlığında kendisini bularak, yalnızlıkta rahmet ve şifa bulmuş, bu sayede yıllarını ilme ve hayra adamış bir kişi Şenel İlhan Beyefendi. Taşı sıksa suyunu çıkarır denilir, yiğit gözü kara delikanlılar için.
İşte bu tabir onun için geçerli bir sözdür ki o, taşları dünya için değil ahiret için sıkmıştır ve demirden leblebiyi yemeye talip olarak, imkansız derecesinde güçlüklerin üstesinden gelmiştir.
Allah dostlarının en bariz özelliği, Sultana dost olmalarındaki en derin anlam ve delil, hiç şüphesiz yaratılan her şeye duydukları sevgide yatar. Bu açıdan hayatını bütünüyle Yaratana adamış Şenel İlhan Beyefendi, bu aşk tutulmasıyla yaratılanlara sevgi, hoşgörü ve merhametle rücu etmiş ve duygularını da hücrelerine kadar hissetmiş bir insandır. O'nun insanlara karşı duyduğu sevgi ve merhamet, gücünü Allah aşkından aldığı için bu konuda O, kendisiyle yarışılamayacak kadar yüksek boyuttadır. Yani sizin O'na karşı duyduğunuz sevgi, O'nun size olan sevgisinin yanında sönük kalacaktır. Çünkü O, çevresindeki insanları, ‘kendi ifadesiyle' bulundukları ahlaki seviyeden çok, ileride gelebileceği seviyeye, potansiyel kabiliyetlerine göre değerlendirir. Gayri müslimlerin bile Müslümanlığı seçip yüksek bir makama gelebileceği düşüncesiyle, küçük görülmelerini istemez. Allah dostları, dünyaya ve ahirete avam bir kişinin gözleriyle bakmadığı için korku ve ümit dengesini yakalamış insanlardır. Bu sebeple kendilerini ve ailelerini ateşten korudukları kadar çevrelerindeki insanları da uyarmak ve korumak güdüsüyle hareket ederler. Şenel İlhan Beyefendi de yıllardır uyguladığı şey budur; insanların ahirete dair bilgilerini, bilgiden bilinç düzeyine taşımak…
Ömrünü ilme, emr-i bil marufa ve hayırlı amellere vakfeden Şenel İlhan Beyefendi, pek çok ilim dalına mükemmel vakıf olmakla birlikte, tahsil ettiği ilimlerde ise mükemmel ötesi derinleşmiştir. O'nun uzmanlık alanı tebliğ ve irşaddır.
Şenel ilhan Beyefendi'nin heybetli görüntüsünün altında, çok duygulu, hassas, önemli gördüğü her şeyi ince eleyip sık dokuyarak inceleyen bir anlayış yatar. O, talebesi konumunda olan kişileri, her an seyri süluk için bir ivme kazanmış pozisyonda, azimli ve kararlı bir şekilde görmek ister ve her fırsatta dualarıyla, sohbetleriyle, etkili motivasyonuyla onların ahlaki gelişimleri için çalışır. Bizi bize gösterir. Şimdiye kadar hiçbir kimseye yokmuş gibi muamele etmemiştir. Şenel İlhan Beyefendi de, sahip olduğu ilmin ve ahlakın şuuruyla zillete inmeyen bir mütevazilik, kabiliyetlerinin Allah vergisi olduğunun bilinciyle kibre taşmayan bir vakar gözlemlenir.
Aile içi iletişimlerinde de esprili, sıcak, anlayışlı ve sabırlı olmasına karşın saygınlığını da dengelemiş olması, O'nun tutarlı olmasına ve samimiyetine bir aynadır. Eşi Saliha hanımla karşılıklı sevgi ve saygı zeminindeki iletişimleri ve mutlulukları yıllara meydan okur tarzdadır. Saliha Hanımın da bu huzurlu aile yuvasının oluşmasında duruşunun, onurunun, ahlakının özellikle de fedakarlığının büyük payı olmuştur şüphesiz.
Şenel İlhan Beyefendi, çocuklarının kişiliklerinin gelişimi, onların hal ve hareketlerinin İslami ölçüler çerçevesinde şekillenmesi için büyük bir dikkat ve titizlik gösterdi. O, çocuklarına kendileri gibi olma ve kabiliyetlerini geliştirme hususunda çok yardımcı olurken, izlediği metod ne çok disiplinli ne de gevşek bırakıcı tarzda oldu.
Şenel İlhan Beyefendi'nin savaşçı kişiliği O'na, dava edindiği konularda pes etmeden, bıkmadan yoluna devam ederek istikrarlı bir çizgi çizmesini sağlamıştır. Bu üstün kabiliyetiyle, nefsle mücadele ettiği dönemlerini bile bir çelik çomak oyunu oynamak kadar kolay bir şekilde atlatmıştır. Birçok insan kendisiyle yüzleşmekten korkarken O şeytanı da nefsini de karşısına alıp ‘kes' demeyi bilmiştir. Şenel İlhan Beyefendi, fikri yapısı, yazıları, anlaşılır ve çarpıcı hitabetiyle, ilmi siyaseti ve basiretiyle gerçekten çok özel bir kişiliğe sahip.
Bir lisan bir insandır. Şenel İlhan Beyefendi de hal lisanını bildiği için, hangi etnik kimlikten, hangi yaştan ve statüden insanla muhatap olursa olsun bir çırpıda onu tahlil ederek sorunlarına çare bulan ve daha iyiye doğru gitmesi için iyi bir yol haritası çizen bir şahsiyet. Bu manada O, herkesin dilinden, halinden anlayan yapısıyla yüzlerce kişiye bedel olmakta. O, öyle bir lisan ki çözen, bilinçlendiren, uyaran ve en önemlisi de unutulan değerleri hatırlatan…