Ucub, beş kuruş ettiğine inanmaya ihtiyacı olan insanların, kendilerini beş kuruş sanmalarıdır. Kendinde hiç bir zaman Allah'a (c.c) nisbetle bir varlık görmeyen insanlarda bu hal olmaz. İnsanın nefsini en adi görmesi, ben ne aşağılık adamım demekle olmaz;kişi ancak nefsini tanırsa,bu hal kendiliğinden oluşur. Bunun için de bir bilene hastalıklarını sormak gerekir. Kalp hastalıkları tabir edilen kötü ahlaklar, İmam-ı Gazali (ra) dahil bir çok alime göre haramdır. Onlardan kurtulmak farzdır. Veya onlara sahip çıkmak farz, tamamen kurtulmak vaciptir diyenler de olmuştur. Bu kalp günahlarına önem vermeyen adamın hali, içki içip, zina edip, hem de namaz kılan adamın durumuna benzer. Zira kibir de, riya da cimrilik de aynı içki, zina gibi büyük günahlardandır...
Şenel İlhan Beyefendi'nin ahlaki bazdaki dengelerin belirlenmesi ve davranışların incelenmesi, irdelenmesi neticesi; neyin güzel ahlak, neyin ahlaksızlık neyin de dengesizlik olduğunun iyice anlaşılması hususundaki sohbetleri derlenebilirse, o da başlı başına çok hacimli ve çok faydalı bir kitap olur ki; bu hususlarda bu kadar belirleyici, tanımlayıcı çapta başka bir eser bulmak mümkün değil... "Niye, böyle bir eser yok mu?" denirse, bu ahlakların belirlenmesi hususunda en geniş çaptaki eser, İmam-ı Gazali'nin (ra) İhya-u Ulumiddin adlı eseridir. Gerçekten bu eser,dalında eşsiz nadide bir eserdir. Fakat bir eksiklik vardır ki, nefsin adiliğinin boyutlarını tesbit ederken, yetişme bozukluklarının bu hastalıklara etkisi, aşağılık kompleksinin tedavisi, yani bir psikoterapist vasıtasıyla tedavi edilmesi gereken, fakat sanki dışarıdan bakıldığında nefis hastalıkları gibi görünen, ama aslında nefisle ilgili olmayıp, yetişmeden kaynaklanan davranış bozukluklarının tesbit ve tedavisini içermemektedir.
Yine davranış psikolojisi, parapsikoloji, ispirtizma, reenkarnasyon, ufolar, hipnotizma, islamda cinsellik gibi konular da kesinlikle Şenel İlhan Beyefendi'nin tam bir uzmanlık alanı içine girer...Bu konulardaki maharetini, bilgisini, tamamen burada verebilmem malesef mümkün değil. Aslında biyografi türünde ele alınan bu eser, O'nun hayatını anlamamız için ipuçları verme amacına yöneliktir. Yoksa O'nun her konudaki bilgi birikiminin ayrı ayrı birer kitap halinde yazılması gerekir ki, zaten onların hazırlığı da yapılmaktadır...