Ayın Yarılması Ve Güneşin Çevrilmesi Mucizeleri

Ayın yarılması olayı, Peygamber Efendimiz (SAV)in, temel mucizelerinden, onun nübüvvetinin açık delillerinden ve susturucu hüccetlerinden biridir. Bu olayın vukuu çok açık ve nettir. Ayın yarılması İnşikak-ı kamer olayını birçok sahabe haber vermiş, onlardan dinleyen birçok ravi rivayet etmiş, zamanımıza kadar ulaşmıştır.

Büyük âlim İbni Sübki şöyle diyor: "Ayın yarılması hadisesi Kur'an'ın nassı ve mütevatir rivayetlerle sabit olmuştur." Bu hadise, doğrulukları tartışılmayan Buhari, Müslim ve diğer büyük hadis imamları tarafından da nakledilmiştir. Yüce Rabbim her şeyde olduğu gibi ay üzerinde de istediği tasarrufu yapma yetkisine ve gücüne sahiptir. Nitekim kıyamet gününde de onu dürüp katlayacak ve ortadan kaldıracak olan odur. Bir akşam mehtaplı bir gecede Velid ibni Muğire, Ebu Cehil, As ibni Vail, Esved ibni Muttalib, Nadr ibni Haris ve benzeri ileri gelen müşrikler Resulallah Aleyhissalattu ve Selam Efendimize geldiler. -"Sen iddialarında doğru isen bize bir ayet bir mucize göster, gökteki ayı ikiye böl de görelim" dediler.

Sevgili Peygamberimiz (SAV) Allah-ü Tealaya duada bulundu müşriklerin bu isteklerinin gerçekleşmesini istedi ve tam o anda ayın bir yarısı Hira Dağı'nın yanında diğer yarısı da öbür yanında olacak şekilde birbirinden ayrıldı. Hatta bir parçası Ebu Kubays tepesinin üzerine kadar geldi. Sonra tekrar birleşti ve aynı olay bir daha zuhur edip yine birleşti.
Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (SAV) yanındakilere iki kere "şahit olun, şahit olun" buyurdu. Bunu gören müşrikler şaşkına döndü ve "Muhammed bize sihir yaptı" dediler. Bu arada içlerinden bazıları "bu bir sihirse bize yapıldı. Ama uzaktan gelenlere yapılmadı. Bunu onlara soralım" dediler. Bekleyip her yerden gelenlere sorduklarında hepsi de şaşkınlık içerisinde gökyüzünde zuhur eden bu muazzam mucizeyi doğruladı.

Abdullah ibni Mesut "İnşikak-ı Kamer olayı meydana geldiğinde biz Peygamber Efendimizle birlikte Mina'da idik" dedi. Müşriklerin inkârı üzerine Allah-ü Teala Kamer Suresinin birinci ve ikinci ayetlerini indirdi. "Kıyamet yaklaştı ve ay yarıldı. Onlar bir ayet (alamet, delil) görünce yüz çevirirler ve bu da bir sihirdir, derler".

Ay, Peygamber Efendimiz (SAV)'den başka bir kimse için yarılmamıştır. Bu olay ona özeldi ve onun temel mucizelerindendir. El Mevahib'in müellifi derki: "Cenab-ı Hak Sevgili Peygamberimize insan kudretinin erişemediği bu büyük mucizeyi verdi ve bununla onun nübüvvetinin hak olduğunu gösterdi." El Hattabi şöyle dedi: "Ayın yarılması olayı daha önceki peygamberlerin mucizeleri içinde dengi bulunmayan büyük bir mucizedir. Bu olay yeryüzündeki hadiseleri oluşturan kanunların ulaşamadığı gök alemi içinde cereyan etmiştir. Bu sebeple yeryüzündeki bir insanın böyle semavi bir hadiseyi kendi kuvvetiyle veya herhangi vesile ve hile ile meydana getirmesi mümkün değildir. Onun için Sevgili Peygamberimizin (SAV) doğruluğunu onunla ispat etmek, en açık bir delildir."

Güneşin çevrilmesi de Peygamber Efendimizin(SAV)önemli mucize-lerindendir. Bu olay da gerçek olup ashap tarafından rivayet edilmiş ve muhakkik imamlar tarafından kabul edilmiştir. Ayrıca değişik rivayetlere bakılırsa bu olayın bir değil birkaç kere vukuu bulduğu görülür. Esma binti Umeys radıyallahu anha şunu söyledi; "Bir ikindi vakti Resulullah Aleyhissalatü Vesselama vahiy gelince, kendisi başını Ali'nin göğsüne dayadı ve vahyi dinledi. Vahiy çok uzadığı için, ikisi de namaz kılamadan güneş battı. Vahiy kesilince Peygamber Efendimiz (SAV) güneşin battığını gördü ve üzülerek:

"-Allahım eğer gecikmemiz sana olan itaatimizden dolayı oldu ise, namazı kılmamız için bize güneşi geri çevir diye dua etti. Bunun üzerine batmış olan güneş tekrar çıktı ve dağlarla yere ışıklar saçtı. Namazlarını eda ettiler. Bu hadise olurken biz es_Sabha denilen mevkide idik. Bu olay El_Mevahib de, Tahavi'de Kaadi İyad'da ve İbni Şahin de anlatılmıştır."

Yine İbnu İshak, Kaadi İyad ve Yunus ibni Bükeyr'in kitaplarında bahsedildiği üzere Hz. Cabir radi-yallahu anh.'dan gelen bir rivayette:

"Peygamber Efendimiz(SAV) isradan dönünce, bu olayı müşriklere haber verdi ve doğruluğunun delili olarak da, yolda karşılaştığı kervanı tarif etti. Müşriklerde: Bu kervan ne zaman Mekke'ye gelecek? diye sordular. Resulullah da Çarşamba günü gelecektir, dedi.Çarşamba günü olunca müşrikler kervanı beklediler fakat güneş batmaya yaklaştığı halde kervan görünmedi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (SAV) güneşin batmaması için Allah'a dua etti ve bu yüzden güneş bir saat kadar yerinde durdu. Bu süre içindede kervan geldi."

El-Mevahib'deki bir rivayette de; Hendek Savaşı sırasında yine aşırı meşguliyetle Resulullah ikindi namazını kılamadan güneş ufka yaklaşmıştı. Bunun üzerine onun durması için dua etti. Peygamber Efendimiz(SAV) namazını kılıp bitirinceye kadar güneş ufukta olduğu yerde kalmıştı. Allah'ın selamı üzerinize olsun.
Saygı ve Selamlarımla

Kaynaklar
1-İsmail ibn Yusuf Nebhani
3-Taberani
4-Buhari
5-Zaad-ül mead