Alkameyi Yakacağız !

Enes bin Malik (ra) anlatır: Peygamber Efendimizin (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) zamanında Alkame adında bir genç vardı. Hep taat üzere olup, kış yaz oruç tutar, geceleri sabaha kadar ibadet ederdi. Bir gün fenalık geçirdi, dili tutuldu. Resulullaha haber verdiler. Hazret-i Ali ile Ammar bin Yasir'i (ra) gönderdi. Kelime-i şehadeti söyletmek için çalıştılarsa da, dili dönmedi.

Emir-ül Mü'minin Ali (kerremallahü vecheh) Hazret-i Bilal-i Habeşi'yi (ra) Resulullaha gönderdi ve durumu bildirdi. Resulullah "Alkeme'nin anası babası var mı?" buyurdu. Yaşlı bir anası var dediler. "Annesini buraya getirin" buyurdu. Getirdiler. "Alkame'ye ne oldu, anlat! Seninle geçinmesi nasıldır söyle" buyurdu. Anası şöyle anlattı: Ya Resulullah, çok iyidir, zahiddir, hep iibadet, itaat ve taat üzeredir. Ama ben ondan razı değilim. Çünkü o hanımının rızasını, benim rızamdan önde tutmaktadır.

Resulullah: "Dilinin tutulması bu yüzdendir. Ona hakkını helal et de dili açılsın" buyurdu. Ey Allah'ın Resulü, benim hakkımda çok riayetsizlik etti, hakkımı helal etmem dedi. Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) "Ey Bilal, git! Eshabı topla. Etraftan odun toplasınlar. Alkame'yi yakacağız. Çünkü annesi ondan razı değildir" buyurdu.

Annesi, ya Resulullah, benim oğlumu, benim gözümün önünde mi yakacaksınız? Kalbim buna nasıl dayanabilir dedi. Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) "Cehennem ateşi, dünya ateşinden çok daha kızgın ve yakıcıdır. Sen ondan razı olmadıkça, onun hiçbir taati makbul değildir." buyurdu. Kadın feryad edip ya Resulullah, ben ondan razı oldum, hakkımı helal ettim dedi ve eve gitti. Eve girince, Alkame'nin sesini duydu. kelime-i şehadet söylüyordu. Dili açılmıştı. Aynı gün vefat etti.

Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem): "Ey Eshabım, ey Muhacir ve Ensar! Hanımını annesinden üstün tutana, Allahü Teala ve melekler la'net ederler. Onun farz ve nafile ibadetleri kabul edilmez" buyurdu. O halde onları incitmekten ve rızasızlıklarını kazanmaktan çok sakınmalıdır. Çünkü böylelerinin işi zor, azabı şiddetlidir.

Cenab-ı Hak, ana ve baba haklarını gözetmede yardımcımız olsun!